Mustafa SEFER

 

 

Şehit Düştüğü Tarih: 31 Temmuz 1993

 

Şehit Düştüğü Yer: Mersin Silifke kırsal alanı

 

Doğduğu Tarih: 1970

 

Doğduğu Yer: Dersim

 

Mezar Yeri: Taçkirek-Hozat, Dersim

 

 

Mersin Silifke kırsal alanında jandarma ile Devrimci Sol Kır Birliği arasında çıkan çatışmada Ali Tarık KOÇOĞLU ve Mustafa SEFER şehit düştüler. Tarık, Akdeniz Bölgesi siyasi sorumluluğu görevini yürütürken, Mustafa da Kır Gerilla Birliği Komutan Yardımcısı idi.

 

MUSTAFA SEFER (Ulaş)... 1970 Dersim doğumlu. Kürt milliyetinden, yoksul bir köylü ailesinin oğlu. Çocuk denilebilecek yaşta devrimci gerillalarla tanıştı. 1984'lerde Dersim'de çobanlık yaparken gerilla birliğimizle tanışır, onlara çeşitli konularda yardım eder. Daha 14 yaşında iken yaşamına kastedecek işkencecilerle tanışır, gözaltına alınır. Artık bir devrimcidir. Belki çok şey bilmiyordur... Ama O Dersim çocuğudur. Hep ezilmiş, horlanmış, katliamlara uğramış Dersim halkının evladıdır. Sömürüyü ve zulmü tüm hücrelerinde hisseder. Özgürlüğün, kurtuluşun devrimde olduğuna ve devrimin esas yolunun gerilla olduğuna inanır. Gerilla olma sevdası Onda hergün biraz daha büyür...

1986'da İzmir'e geldi. Çeşitli işlerde çalıştı. Aynı süreçte yasal platformda devrimci mücadele içerisinde de bulundu. Ama onun özlemi dağlardır. Özgürlüğün dağlardan geçtiğine inanır. O bir dağ çocuğudur. "Dersim'in dağları fethedilmelidir" der.

1990'da örgütümüzün Ortadoğu'da kamp kurma ve kır gerillasını başlatma hazırlıklarında ilk kampa giden bir grup yoldaş arasında yer aldı. Kampın inşa edilmesinde bıkmadan, yorulmadan çalıştı... Bu süre içerisinde askeri eğitimini tamamladı. Artık dağlar O'nu beklemektedir. Umutludur, coşkuludur... 1991 Haziran'ında İbrahim Erdoğan yoldaşıyla birlikte ülkeye giriş yaptı. Henüz dağlara gitme hazırlığı yaparken 1 Temmuz katliamı yaşandı. Mustafa'nın bir süre hareketle bağı koptu. Kendisinin de içinde bulunduğu müfreze dağa çıkmış, ama O yetişememişti. Ama dağların çocuğudur O... Dersim dağlarına çıkıp birliğini bulur ve birliğe katılır... Artık dağlarda silah elde halkın özgürlük savaşçısıdır. 1992 sonunda bir hainin düşmanla işbirliği yapmasıyla birliği pusuya düşer. Mustafa birliğin öncülerindendir... Pusuyu farkeder ve yoldaşlarını uyarır... Yoldaşları pusudan kurtulurlar, ama Mustafa tutsak düşer... Mustafa'nın dağ ve gerilla sevdası yine bitmez. Mücadele için yanıp tutuşur. 1993 Şubat'ında tutsak bulunduğu Nevşehir Cezaevi'nden özgürlüğe adım atar. Yine "beni dağlara gönderin" der... Bu kez Toros dağlarındadır... Toroslarda gerillanın kurumlaşması için çalışır. Gerilla birliğinin komutan yardımcılığını yapar... O Dersim dağları ve Dersim halkı kadar Torosları ve Toros Türkmenlerini de sever... Çünkü Kürt ve Türk halklarının kardeşliğine inanmıştır. Gecesini gündüzüne katarak çalışır.

Darbeyi duyunca lanetler... Daha çok çalışmak ve özverili olmak gerektiğini söyler. "... hareketimiz ve halkımız büyük bir ihanete uğradı, ancak bütün olanlar karşısında her Devrimci Sol kadrosu daha fazla görev ve sorumluluklar üstlendi. Şimdi her zamankinden daha fazla özverili olmalı, yaratıcılığımızı zorlamalı, sıkı sarılmalıyız. Yoldaşlarımızın kanları pahasına yarattığı değerlere daha fazla değer katmalıyız... Her Devrimci Solcunun görevi dış ve iç düşmanın saldırılarından yara alan hareketimizin yaralarını sarmaktır, aksi gerekçeler devrime, halka, şehit yoldaşlarımıza ihanettir, düşmanın yaptıklarını onaylamaktır..." der. Bu inanç ve bilinçle savaşırken şehit düştü...

14 yaşında devrimci, 20 yaşında gerilla ve 23 yaşında devrim şehidi... Kısacık yaşamını onurla doldurmuş, coşkulu, umutlu, özgürlüğe sevdalı bir insan Mustafa... Sen rahat uyu Mustafa yoldaş, özgürlüğün savaşçıları ülkenin dört bir yanında, Dersim'de, Toroslar'da, Karadeniz'de, şehirlerde savaşarak güçlenecek ve bayraklarımız yükseklerde dalgalanacaktır.

 

(Yukarıdaki özgeçmiş bilgileri, 3 Ağustos 1993 tarihli, 61 No'lu Devrimci Sol Haber Bülteni'nden alınmıştır.)

 

 

Hakkında Daha Geniş Bilgi İçin...


Yoldaşları, yakınları Mustafa Sefer’i Anlatıyor: